Dünya üzerinde yüzyıllardır yaşamını sürdüren insanoğlu, her daim hayatını devam ettirebilmek için çalışmış ve çeşitli alanlarla ilgilenmiştir. Bütün çağlarda önemli bir noktada olan insan; kendisini korumanın, hastalıkları tedavi etmenin ve uzun bir ömre sahip olmanın yollarını aramıştır. Bu arayış dünyaya ilk ayak basıldığı günden tutun da antik çağlardan bugüne kadar süregelmiş ve tıp bilimini farklılıklarla adım adım işlemiştir.

Dr. Kinyas Düşünmez, geleneklerini koruyarak bize ulaşan çeşitli tedaviler hakkında düşüncelerini şu şekilde ifade ediyor;

“Her dönemin kendine verdiği imkanlar dahilinde çeşitli yöntemler ile metotlar denenmiş ve farklı isimlerle anılan geçmişin sağlıkçıları tarafından insanın iyileştirilmesi için çaba ve emek sarf edilmiştir. Daha kaliteli bir yaşam için bundan çok uzun zamanlarda çalışıldığı bilinildiği gibi günümüzde de bu çalışmalar devam ediyor. Her ne kadar teknoloji ya da imkân farklılıkları hastalıklıların tedavisi arasında uçurumlar yaratsa da insanlık her zaman kutsal olmuş ve önemsenilmiştir. Şimdilerde hayatımızda var olan modern tıpın temelleri beşinci yüzyılda atılmış ve gelenekselliğin kendini modernliğe bıraktığı bu alan şimdiki halini almıştır. Elbette, bazı yöntemler günümüze kadar ulaşmış ve hala da kullanılmaya devam edilmiştir. Kupa ve hacamat tedavisi de bizlere yetişen önemli bir tedavidir. ”

Alternatif tıp olarak adlandırılan geleneksel tıpın son yıllarda eskiye nazaran daha çok değer görmeye başladığını dile getiren Dr. Kinyas Düşünmez, kupa ve hacamat tedavisi hakkında bilinmesi gerekenlerden bahsediyor;

“Bu tedavi şeklinin binlerce yıl önce Orta Asya ve Mısır’da keşfedildiğini biliyoruz. Aslında burada sormamız gereken, o zamanlarda başka yöntemlerinde kullanılmış olmasına rağmen bu tedaviyi şimdilerde de geçerli kılanın ne olduğudur. Hatta günümüzde hala o kadar önemli bir komumdadır ki birçok başarılı sporcu dahi dinç ve sağlıklı kalmak için kullanmaktadır. Genel anlamıyla sırt bölgesine uygulanan bu yöntem aslında kişi şikayetlerine göre baş ve diğer akupuntur bölgelerine de yapılabilinmektedir. Bu tekniğin temelleri ilk önce kan toplamak için lokal bir cilt vakumu oluşturmaya ve ardından ikinci bir vakumla vücuttan az bir kan çekilmesine dayanmaktadır. Burada bilinmesi gereken bir diğer nokta da alınan kan miktarı ile klinik fayda arasında herhangi bir ilişki olmadığıdır.”

Alanında uzman ve birçok deneyime sahip olan Dr. Kinyas Düşünmez, bu özel yöntemin ne gibi durumlarda uygulanabileceğini şu şekilde sıralıyor;

*Bağışıklık sistemini güçsüzlüğü
*Hormon bozukluğu 
*Kısırlık
*Obezite 
*Hipertansiyon 
*Baş ağrısı ve migren
*Burkulma ve incinme
*Kronik yorgunluk
*Diyabet (şeker) hastalığı
*Yumurtalık rahatsızlıkları
*Kas ve iskelet hastalıkları
*Prostat ve cinsel zayıflık

Birçok ağrıyı kesen, kasları gevşeten, damar sertliklerini gideren ve uykusuzluğun önüne geçen hacamat tedavisinin aslında cerrahi bir müdahale olduğunu söyleyen Dr. Kinyas Düşünmez, bundan dolayı bu tedavinin mutlaka bir doktor tarafından ya da kontrolünde sağlık çalışanları tarafından gerçekleştirilmesi gerektiğini vurguluyor.